Ulaşım insanların ve nesnelerin belirli bir amaca yönelik olarak bir yerden bir yere olan yolculuğudur. Örneğin evden okula olan yolculuğumuz bir ulaşımdır.
Günlük hayatımızda bu hareketi ulaşımın belli başlı türleri ile gerçekleştiririz. Bunlar karayolu ulaşımı, denizyolu ulaşımı, demiryolu ulaşımı ile havayolu ulaşımıdır. Günlük hayatımızda en çok karayolu ulaşımını kullanırız. Yürümemiz, bisiklete, servise, otobüse binmemiz, araba ile bir yere gitmemiz hep karayolu ulaşımına girer. Bir adaya gemi ile yapılan yolculuk ise deniz yolu ulaşımıdır. Uzak yerlere uçak ile gitmemiz havayolu ulaşımına, trene binmemiz ise demiryolu ulaşımına girer.
İnsanların, taşıtların kara, deniz, hava ve demiryollarındaki hareketine trafik deriz.
Yani evinden, okul, iş, alışveriş, gezme, misafirlik ve benzeri tüm amaçlar için sokağa çıkan herkes trafiğe çıkmış olur. Kimimiz trafikte yürüyerek yol alırken, kimimiz servislerde, kimimiz otomobillerde yol alırız. Aynı anda yüz binlerce insan trafiğe çıktığından, trafiğin düzenini ve güvenliğini sağlamak için, uymamız gereken trafik kuralları vardır. Her yıl, trafik kurallarına uyulmadığı için pek çok kişi geçirdiği kazalardan dolayı sakat kalmakta veya ölmektedir.
Trafiğin öğeleri: insanlar, araçlar ve çevredir. Ama en önemlisi tabi ki insandır. İnsanlar trafikte; sürücü, yaya veya yolcu olarak yer alabilirler. Siz şimdilik, yaşınız gereği, ya yaya ya da yolcu olarak trafiğin bir parçasısınız.
Parçası olduğunuz trafiği denetleyen ve düzenleyen görevlilerimiz ise; kentlerde trafik polisleri, kasaba ve köylerde ise trafik jandarmasıdır. Ayrıca kimi durumlarda trafik zabıtası da trafiği düzenlemede görev sahibidir.
Dört genel ulaşım türü vardır: karayolu ulaşımı, denizyolu ulaşımı, havayolu ulaşımı ve demiryolu ulaşımı.
Yürümemiz, bisiklete, servise, otobüse binmemiz, araba ile bir yere gitmemiz hep karayolu ulaşımına girer. Bir adaya gemi ile yapılan yolculuk ise deniz yolu ulaşımıdır. Uzak yerlere uçak ile gitmemiz havayolu ulaşımına, trene binmemiz ise demiryolu ulaşımına girer.
Günlük hayatımızda en çok karayolu ulaşımını kullanırız. Ve ne yazık ki kazaların büyük bir kısmı da karayollarında gerçekleşir.
Güzergahınızdaki en güvenli geçiş noktasını seçmelisiniz; güvenliğiniz için sırasıyla, alt ve üst geçitlerden, trafik ışıklarından, yaya geçitlerinden yani zebradan geçmelisiniz. Eğer bunlardan biri yoksa her iki yönden gelen araçları görebileceğiniz uygun bir yer seçip geçmelisiniz. Görüşün yetersiz olduğu yerlerden; keskin virajlardan, tepe üstlerinden, park halindeki araçların arasından geçmemeli ve güvenli bir yer bulana kadar yürümelisiniz.
Bazı yaya geçitlerinde trafik ışıkları vardır. Bu yaya geçitlerinde zebra şeklinde boyalı çizgiler olmaz. Bu yaya geçitlerini belirten kesikli çizgilere pelikan diyoruz. Sadece yeşil adam yandığında geçmelisiniz. Eğer düğme varsa düğmeye basın ve bekleyin. Yeşil adam yandığında ve araçlar durduğunda geçebilirsiniz. Kırmızı adam yanıp sönmeye başladıysa asla karşıdan karşıya geçmeye başlamamalısınız.
Yanıp sönen adam yayaların geçme hakkının biteceği anlamına gelir ve karşıya geçişlerini gerçekleştirmekte olan yayaların kısa bir süre içerisinde geçişlerini bitirmeleri gerektiği anlamına gelir. Sağa dönüşlerin araçlara serbest olduğu yerlerde dönen araçlara dikkat etmeli ve araçlar sizi görüp durmadan kaldırımdan inmemelisiniz.
Güvenli geçiş kuralı, karşıdan karşıya güvenle geçmeyi gösteren rehberdir. Asla unutmamanız gereken beş adımlık bir kuraldır:
DUR – BAK VE DİNLE – DÜŞÜN – KARAR VER – GEÇ
Öncelikle nereye gitmek istediğinize ve ulaşmak için en güvenli yolun hangisi olduğuna karar vermelisiniz.
Karşıdan karşıya geçmeden önce, yola çok fazla yaklaşmamalı, kaldırım yoksa yolun gerisinde beklemelisiniz.
Trafikte araçların sesini dinlemeli, etrafa bakmalı ve güvenli olduğu anlaşılana kadar karşıdan karşıya geçmemelisiniz.
Yol güvenli ise; önce sola sonra sağa, sonra tekrar sola bakarak hızlı adımlarla karşıya geçmelisiniz. Eğer görüş alanında bir sürücü varsa onunla göz teması kurmalısınız.
Karşıya geçerken kesinlikle yolu çaprazlamasına yürümemelisiniz, bu yolda geçireceğiniz zamanı uzatır ve sizi tehlikeye atar.
Yayalara yeşil ışık yanıyor olsa bile, araçların durduğundan emin olmalı ve önce sol sonra sağ sonra tekrar sola bakarak geçmelisiniz. Bazı kavşaklarda araçların sağa dönmeleri serbesttir, bu nedenle dönen arabalara da dikkat etmeli ve tüm araçların durduğundan emin olmalısınız.
Eğer siren sesi duyarsanız, karşıdan karşıya geçmemeli, yoldan uzaklaşmalı; acil durum taşıtının geçmesini beklemelisiniz.
Bu anlattıklarımın dışında, dikkat etmeniz gereken durumlar ise şöyle:
Asla yabancı bir arabaya binmemelisiniz.
Daima anne babanıza nereye gittiğinizi söylemelisiniz.
Tüm trafik işaretlerine uymalısınız.
Asla koşarak karşıdan karşıya geçmemeli ve yol üzerinde beklememelisiniz.
Karşıdan karşıya geçmek için hazırlanırken, dikkatinizi yola vermelisiniz; müzik dinlemek, cep telefonuyla konuşmak mesajlaşmak, arkadaşlarınla konuşmak gibi dikkatinizi dağıtacak şeylerden uzak durmalısınız.
Demiryolu üzerinde asla yürümemelisiniz.
Dur, bak ve dinle, düşün, karar ver, geç.
Ve unutma, sizin aracı görmeniz, sürücünün de sizi gördüğü anlamına gelmez!
Öncelikle karşıdan karşıya geçmek için trafiğin her yönden rahatça görülebildiği uygun bir yer bulunmalıdır. Örneğin park halinde duran iki aracın arasından geçmek oldukça tehlikelidir. İki araç arasından yola çıkarsanız yoldan gelen taşıtlar sizi göremez.. Yine aynı şekilde otoyollarda bariyerlerin altından veya üstünden karşıdan karşıya geçilmez.
Görüşün yetersiz olduğu tepebaşları ve keskin dönüşlerin, virajların olduğu yerlerden de karşıdan karşıya geçmek tehlikelidir. Kendinize daha güvenli bir yer bulana kadar yürümeye devam etmelisiniz. Çünkü hem siz aracın gelip gelmediğini göremezsiniz, hem de sürücü sizi göremez. Unutmayın ki sürücülerin durmak için zamana ve mesafeye ihtiyacı vardır.
Araçların yanıp sönen lambalarına dikkat etmelisiniz. Bu araçların hareket etmek üzere olduğunu veya dönüş yapacaklarını gösterir.
Dışarıdayken, her zaman, tehlikelere karşı dikkatli olmalısınız. Her zaman trafiği dinlemelisiniz çünkü görmeden önce duyabilirsiniz. Hemen aklınıza geleceği gibi yayaların kaldırımları kullanmaları ve kaldırımın sağ tarafından yürümeleri gerekir. Çünkü Türkiye de trafik sağdan akar. Gidiş ve dönüş yönünde herkesin sağdan yürümesi gerekir. Böylelikle düzen sağlanmış olur, doğabilecek karışıklıklar önlenir.
Sadece kaldırımlarda değil, zebralardan yani yaya geçitlerinden karşıdan karşıya geçerken de, merdivenleri kullanırken de her zaman sağ taraf kullanılmalıdır.
Yaya kaldırımı olmayan yollarda yani banketli yollarda yürümek tehlikelidir ve yayaların yolun sol tarafından yürümeleri gerekir. Çünkü böylece karşı yönden gelen aracın yayayı, yayanın da araçları görmesi sağlanır. Yaya eğer sağ taraftan yürürse arabaya sırtı dönük olur.
Asla yola yakın yerlerde oyun oynamamalısınız, eğer elinizde top varsa mutlaka poşete koymalısınız, köpeğiniz varsa mutlaka tasmasından tutmalısınız. Geceleri karanlık yollarda ise sürücülerin görebilmesi için yayaların fosforlu kıyafetler giymesi gerekir. Ayrıca havanın kötü olduğu durumlarda açık renkli kıyafetler giymemiz sürücülerin bizi görmesini kolaylaştırır. Bu kıyafetler dikkatsiz sürücülerin bile dikkatini çeker.
Fosforlu sarı, tüm fosforlu renkler içinde en görünülebilir olanıdır.
Açık renk ve reflektif malzemeli kıyafetler giyerek gece ve gündüz görülebildiğinizden emin olabilirsiniz.
Eğer tekerlekli sandalye veya koltuk değneği kullanıyorsanız kolaylıkla fark edilebileceğinizden emin olmalı, sandalyenin tekerleklerine ya da koltuk değneğine mutlaka reflektif stickerlar yapıştırmalısınız. (Reflektifli stickerları araba ve bisiklet aksesuarı satan dükkanlarda bulabilirsiniz.)
Eğer yeni spor ayakkabı alıyorsanız arkasında ya da topuk kısmında reflektif şeritler olanları seçmelisiniz.
Eğer gece dışarı çıkmak zorunda kalırsanız ve kıyafetlerinizde reflektif özelliği olan şeyler yoksa mutlaka beyaz giymelisiniz.
Eğer koyu renkte okul forması giyiyorsanız çantanız, atkınız ya da şemsiyeniz mutlaka açık renk olsun, böylece kolay fark edilebilirsiniz.
Eğer gece karşıdan karşıya geçmek zorunda kalırsanız sokak lambalarının olduğu yerlerden geçmelisiniz; böylece sürücüler sizi daha kolay görebilirler.
Kışın kapüşon ya da şapka giyerseniz trafiği görmenize ve dinlemenize engel olmadığından emin olmalısınız.
Karşıdan karşıya geçmek kadar, araç içinde güvenli olmak da önemlidir. Her zaman araç içinde doğru koltukta oturduğunuzdan emin olmalısınız. Boyunuz 150 cm’den kısaysa ön koltuğa oturmamalısınız.
Can güvenliğiniz için emniyet kemeri takmak zorundasınız. Hiç kimse emniyet kemeri olmadan araç içerisinde seyahat edemez. Bir çoğunuzun bu kemeri kullanmak için ayrı bir koltuk kullanması ya da yükseltici kullanması gerekiyor olabilir. Eğer bunu kullanmıyorsak emniyet kemeri bizi koruyamaz. Çünkü emniyet kemerleri yetişkinlerin boylarına göre tasarlanmıştır.
Emniyet kemerinin boynunuzdan değil omzunuzdan geçmesine dikkat etmeli ve aynı emniyet kemerini asla iki kişi kullanmamalısınız. Asla bagajda seyahat etmemelisiniz çünkü kaza anında sıkışabilirsiniz. Taşıtlara binerken ve taşıtlardan inerken aracın tamamen durduğundan emin olmanız gerekir, hareket halindeyken inilip, binilmez.
Toplu taşıma araçlarına binerken sıraya girmelisiniz. Yaşlıların, özürlülerin, hamile ve çocuklu bayanların araçtan inerken ve araca binerken zamana ihtiyaçları vardır, sabırlı olup onlara yardım etmeli ve yer vermelisiniz. Araçlara daima sağ kapıdan binmeli ve aracın sağ kapısından inmelisiniz. Araç içinde ayakta durmamalı ve camlardan ellerinizi, kollarınızı ve başınızı çıkarmamalısınız. Bu çok tehlikeli bir eylemdir ve kaza anında kalıcı sakatlıklara sebep olabilir.
Aracı kullanan sürücünün dikkatini; yüksek sesle müzik dinleyerek, bağırarak veya sürekli soru sorarak dağıtmamalısınız.
Haydi arkadaşlar, bu dikkat etmemiz gereken durumları maddeler halinde gözden geçirelim:
- Rahat hareket edebileceğimiz giysiler giymeliyiz.
- Yalnızca gerekli eşyaları almalıyız.
- Güvenli geçiş kurallarını uygulamalıyız.
- Taşıtın önünde ve arkasında durmamalı, yürümemeliyiz.
- İnmek için sürücünün iznini beklemeli, sırayla kapıya yaklaşmalı ve tutunarak inmeliyiz.
- Giysilerimizin bir yere takılmadığından emin olmalıyız.
- Araca sağdan inip binmeliyiz.
- Her zaman akan trafikten olabildiğince uzak bir noktada durmalıyız.
- Hiçbir zaman yola inerek taşıt beklememeli; kaldırımın gerisinde beklemeliyiz.
Evet arkadaşlar, bizi okula, arkadaşlarımıza ve öğretmenlerimize ulaştıran servislere binerken dikkat etmemiz gereken kurallar vardır. Gelin bu kuralları, maddeler halinde sıralayalım;
Okul servisini yakalamak için yola koşarak çıkmamalıyız.
Servise inip binerken yolun karşısına geçmemiz gerekiyorsa, mutlaka servis rehber personeli eşliğinde karşıya geçmeliyiz.
Okul sevisi tamamen durmadan, araca binmemeli ve inmemeliyiz.
Servise bindikten sonra yerimize oturmalı ve emniyet kemerini takmalıyız.
Aracın pencerelerinden elimizi, kolumuzu, başımızı çıkarmamalıyız.
Şoförün dikkatini dağıtacak hareketlerden kaçınmalıyız.
Servis aracından rehber personeli olmadan inmemeli ve iner inmez yola çıkmamalı, mutlaka akan trafiği kontrol etmeliyiz.
Öncelikle, bisikletin ve kaykayın boyu ve modelini kendimize göre seçmeliyiz. Bisikleti kullanmadan önce; tekerlek, sele (oturduğunuz koltuk), zincir gibi parçaları kontrol etmeli, bakımlarını yaptırmalıyız.
Bisiklet ve kaykay kullanmadan önce gereken kask, dizlik ve dirseklik gibi koruyucuları takmalıyız. Kaskın kulaklarımızı ve gözlerimizi kapatmadığından emin olmalıyız. Eğer gözlük ya da işitme cihazı takıyorsak ona göre kask seçmeliyiz. Bisiklet ve kaykay kullanmaya başladığımızda; eğer bisiklet yolu varsa bisiklet yolundan gitmeliyiz. Araçlarla bisikletimiz arasında yeterli bir mesafe bırakmalıyız.
Karşıdan karşıya bisiklet üzerinde geçmemeliyiz. Bisikletten inip yanımıza alarak geçiş kurallarına uygun olarak geçmeliyiz. Bisikleti yola dik değil çapraz şekilde durdurmalıyız; böylelikle tekrar sürmeye başlamak kolay olur.
Sola dönerken sol kolumuzu yere paralel uzatarak, sağa dönerken ise yine sol kolumuzu dirsekten kırıp parmak uçları havaya bakacak şekilde kaldırarak sürücülere dönüş yapmak istediğimiz yönü belirtmeliyiz. Direksiyona torba, file ve bunun gibi şeyler asmamalı, aşırı hız yapmamalıyız.
Eğer geceleri bisiklet sürüyorsak bisiklette ön ve arka ışıklarının olmasına ve arkada kırmızı reflektörün olmasına dikkat etmeliyiz. 12 yaşından küçükler sadece trafiğe kapalı alanlarda; mesela oyun alanlarında ve parklarda bisiklete binebilirler.
İnsanların yoğun olduğu yaya kaldırımı ve pazar yerlerinde, bisiklet kullanmamak gerekir. Elleri, kolları ve ayakları kaldırarak bisiklet sürülmez, ve taşıtlara asılarak gidilmez. Bunlar eğlenceli gibi görünen çok tehlikeli davranışlardır. Kazaya sebep olabilirler.